النهي
عن أن يقضي في
قضاء بقضاءين
34- Bir Davada Farklı
iki Hüküm Vermenin Yasaklanması
أخبرنا
الحسين بن
منصور بن جعفر
النيسابوري قال
حدثنا مبشر بن
عبد الله
النيسابوري
قال حدثنا
سفيان بن حسين
عن جعفر بن
إياس عن عبد
الرحمن بن أبي
بكرة وكان
عاملا على
سجستان قال كتب
إلي أبو بكرة
يقول سمعت رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
يقول لا يقضين
أحد في قضاء
بقضاءين ولا
يقضي أحد بين
خصمين وهو غضبان
[-: 5942 :-] Sicistan
valisi Abdurrahman b. Ebİ Bekre der ki: (Babam) Ebu Bekre bana yazdığı bir
mektupta dedi ki: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in : "Hiç kimse
bir davada farklı iki hüküm vermesin. Aynı şekilde öfkeli iken de bir
davada.hüküm vermesin" buyurduğunu işittim.
Mücteba: 8/247; Tuhfe:
11676.
Diğer tahric: Hadisi
Buhari (2361, 2362, 2708, 4585) ve Ahmed, Müsned (1419) rivayet etmişlerd'ır.
ما
يقطع القضاء
35- Hakim Duyduğuna
Göre Hüküm Verir
أخبرنا
إسحاق بن
إبراهيم قال
أنا عبد
الرزاق قال
ثنا معمر عن
الزهري عن
عروة عن زينب
بنت أبي سلمة
عن أم سلمة
قالت سمع رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
لحية خصم عند
باب أم سلمة
فخرج إليهم
فقال إنكم
تختصمون إلي
وإنما أنا بشر
ولعل بعضكم أن
يكون أعلم بحجته
من بعض فأقضي
له بما أسمع
فأظنه صادقا
فمن قضيت له
من حق أخيه
فإنما هي قطعة
من النار فليأخذها
أو ليدعها
أخبرنا
إسحاق بن
إبراهيم قال
حدثنا وكيع عن
هشام بن عروة
عن أبيه عن
زينب بنت أم
سلمة عن أم سلمة
قالت قال رسول
الله صلى الله
عليه وسلم إنكم
تختصمون إلي
وإنما أنا بشر
ولعل بعضكم ألحن
بحجته من بعض
فإنما أقضي
بينكما على
نحو ما أسمع
فمن قضيت له
من حق أخيه
شيئا فإنما
أقطع له قطعة
من النار
[-: 5943 :-] Ümmü
Seleme'nin kızı Zeyneb bildiriyor: Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)
Ümmü Seleme'nin kapısının önünde tartışan iki hasmın yükselen seslerini
işitince çıkıp onlara:
"Davalaşmak üzere
yanıma geliyorsunuz. Ama ben de bir insanım ve bazen taraflardan biri kendini
daha iyi savunup delillerini daha iyi ortaya koyabilir. Ben de duyduğuma göre
ve doğru söylediğini varsayıp onun lehine karar verebilirim. Bunun için her
kime kardeşinin hakkı olan bir şeyde lehine hüküm vermişsem ona ateşten bir
parça vermişim demektir. Artık isterse onu alsın isterse bıraksın"
buyurdu.
Bu Hadis'i, Kütüb-i Sitte
sahipleri içinde sadece Nesai rivayet etmiştir.
Tuhfe'de (18261)
farklı bir isnadla gelmiştir.
Mahir: Diğer kitapları
okuyanlar bu hadis'in meşhur olduğunu bilirler, bununla beraber tam olarak bu
şekliyle sadece Nesai de yer alır.